2024’ün En İyi Albümleri

Merhaba okur, nasılsın? Seninle beraber yaşlandığımızı hissediyorum artık, ne yalan söyleyeyim. Paslanmaz Kalem’in sayfalarında şöyle biraz gezindim az önce. Yıl sonu listesini küçük çaplı bir makaleciğe çevirme girişimine 2013’de, bundan on bir sene önce başlamışız çaktırmadan.
Akıllı telefonlardan müziğin her anımızı sarabildiği bir dünyaya geçiş yaptığımız, müziğin sadece setin önünde ritüel şeklinde dinlenen bir sanat olmaktan çıkıp, iyisiyle kötüsüyle bir data olarak beynimize dolmaya başlayarak “format” değiştirdiği bir dönemde; yavaş yavaş yılın kısa bir özetini yapmaya başlamışız beraber. Zaman insanlığı giderek garip bir yeni döneme hazırlarcasına hızlanır ve bir kum saatinin darboğazına doğru itelerken, hayatta kalmak için en büyük içsel silahımız olan müzik ile yaşadıklarımızı hatırlamak ve kendimizi daha da güçlü kılabilmek için kendi tarihimizi yazmışız aslında çaktırmadan; makaleler, videolar ve röportajlar aracılığı ile.
Şöyle bir geriye dönüp bakınca, 2010’ların en belirgin müzikal özelliklerinin “retro” kültürü altında toplanmış olması 2005 sonrasındaki dönemde hepimizde umutsuzluk vermiş olsa da, ortaya çıkan sonuç beklediğimizden çok daha iyi oldu diyebilirim gönül rahatlığıyla.
Özellikle online seçeneklerin artmasına paralel olarak yeraltı kültürünün ve alternatif seslerin duyulma hızının artmasıyla tarihte ilk defa rastladığımız iki durumu birden yaşadık ve bunun hala ne kadar farkında olduğumuzdan emin değilim kolektif olarak. Müzikte geçmişe yaslanma arttıkça, sadece Sabbath, Rolling Stones, Metallica gibi “eski tüfekler” değil; yeraltında 90’larda kurulup bugünleri inşaa eden gizli kahramanlar da yeniden ilgi görmeye başladı. 1998’de doğmuş bir çocuk, heavy metal öğrenirken 1979’da doğmuş bir çocuk gibi sadece Slayer ile değil; hem Satan hem Coven hem Black Sabbath hem de Slayer ile büyüyor. 2005 – 2015 dönemi işte bu şartlar altında, teknolojik sıçrama ile herkesin her bilgiye doğrudan ulaşabildiği bir ortamın avantajı altında yeşerdi. Yepyeni bir neslin, rock müzik kültürünün tüm dönemlerini aynı anda dinleyerek, özümseyerek oluşturduğu hibridlerle müzik icrasına başlamasıyla, dört nesil birden ilk defa aynı ruh halini paylaştı. Yani aslında, sağınızda solunuzdaki atarlı facebook yaşlılarının dediği gibi “ne varsa eskilerde var” çoktan yalan oldu. Eski yeni birbirine karıştı, insanlık, toplumsal yaşamın diğer alanlarında yaşayamadığı armoniyi müzikte yaşadı ki biz buna şaşırdık mı? Tabii ki hayır. Zira biz bir Hellsodomy şarkısında 86 yılını; bir Hyperdontia şarkısında 93’ün death metal rüzgarını; bir Ringo Jets şarkısında 60’ları çok iyi yazılmış nakaratlar ve riflerle dinleyecek kadar şanslıydık. 70’lerin progresif rock riflerini Opeth’den Mastodon’a kadar bir sürü farklı türlere yedirilmiş olarak, o şarkıları hayatımızın şarkıları arasına alarak dinledik. 2020’lerin başlarında 00’ların ergenlerinin pop müziğin amerikanlaşmış versiyonu ile metalcore’u evlendirmeye çalıştığına şahit olduk. Black metal’den grindcore’a kadar farklı türlerde icralarda bulunmuş müzisyenlerin Imperial Triumphiant’dan Ingurgitating Oblivion’a kadar birçok projede caz müziği ile aşık atmaya çalıştığı yıllara denk geldik. Ki bundan otuz yıl önce John Zorn, bir caz müzisyeni olarak bunun tam tersini yapmıştı. Döngü güzel şey.
Retro çağı, bizim 80’lerde 90’larda keşfetmemizin onyılları bulduğu bilinmeyen cevherleri, gençlerimizin önüne dev bir menü şeklinde koydu. İcra edilen türün ontolojik kökenleri ve müzikal derinliğiyle doğru orantılı olarak, menüyü iyi özümseyen müzisyenlerin albümleri ile death metal, black metal başta olmak üzere bir sürü alt tür, beklenmedik bir yeniden canlanma dönemi yaşadı.
Fakat bu çabalarda dikkatimi en çok çeken şey hep insanlığın müzik aracılığı ile “diğerine” dokunma arzusunu, küredeki diğer her toplumsal olaylarda kaybetmeye başlaması oldu.
Sanat, her tarzda, hatta geleceğin dünyası olarak hayatımızda giderek daha çok yer edinen “online dünyada” bile çok seslilik ve tatlı rekabetin temsilcisi haline gelirken, 60’larda olduğu gibi insanların özgürleşme talebinin sesi olmak yerine, içeriğindeki güce rağmen, gündelik olarak tüketilebilen bir doz “ilaç”a dönüştü.
Bu evrimimizde ilk defa yaşadığımız bir şey ve o kadar yeni ki, bunun sonuçlarını, bizlerin özellikle AI ile şekillenecek geleceğimizde, varlığımıza etkisini henüz ölçemiyoruz. Belki doğru yolu buluruz belki bulamayız, bilmiyoruz. Hele ki insanlık ve tarihi söz konusu olunca, hiç bilemiyoruz.
Fakat şöyle garip, çok konuşmadığımız, Paslanmaz yazarının gözüne çarpan bir durum var. Toplumsal anlamda kürenin her tarafında, birbirimize en kolay ulaşabildiğimiz çağda, birbirimize karşı en nefret dolu olduğumuz bir ortamdayız. Bunun tam tersinin olmasını beklerdik değil mi? Zira 60’ların barış şarkıları bize bunu önermişti “Imagine” aracılığı ile. “Hepimiz aynıyız yav, hallederiz” diyerek ( söylemi güncelleştirdim :)). Hatta, bu şarkının iki de modern yorumu geliyor aklıma nedense, sanki insanlar hep aynı soruna parmak basmaya çalışmış gibi.
Birincisi A Perfect Circle versiyonu. Sene 2004. Şimdi sadece 11 sene sonrasına gidelim ve aynı şarkının Türkiye’den bir endüstriyel punk/metal grubu olan Kara Cephe yorumuna gidelim.
Çekinmeyin gidin, önce ikisini de dinleyin.
Farkı “fark ettin” mi?
İşte biz de, tıpkı senin gibi, aynı şeyi hissediyoruz, kulağımızda müzik, işe giderken, çalışırken, haberleri izlerken, akşam sevdiğimizin yanındayken;
Kulağımda bu notalar çalarken, bizim buna kapasitemiz var iken, biz neden bugünün dünyasında artık adı “Üçüncü Dünya Savaşı” olarak anılan korkunç gerçekliği yaşıyoruz? Yanlış olan ne? Zira şarkının ilk versiyonu ile son versiyonu arasındaki fark dağlar gibi. İlk versiyon umut önerirken, ikinci bir durağanlık anını anlatıyor. Üçüncüdeki hissiyat ise, şarkıyı icra ederken sanki içten içe bir daha asla dünyada barış olamayacağını, belki de hiç olmadığını haykırıyor.
Neden böyle hissediyoruz? Bilmiyorum, soruların cevapları bence artık, evrimimizin bu aşamasında, fikirsel ya da askeri liderlere tek başına dayandıramayacağımız kadar kolektif bir bilinçte yatıyor. Bu bilinci yaratan en önemli şeylerden biri de müzik. Geçtiğimiz yıllarda Bowie’den Kilmister’a, Hanneman’dan bu yıl kaybettiğimiz Steve Albini’ye kadar kaybettiklerimize bakınca, belki de bizler onların yerini alan müzisyenlerin anlattıklarını daha çok dinlemeliyiz ve bu bilinci ayakta tutmalıyız diye düşünüyorum.
Ben kendi adıma, aralık ayını, bu ayda yeni albüm ya da single yayınlayan grup ve müzisyenlerin aslında bulundukları grupta mutlu olmadıklarını ve işlerini yıl sonuna bırakarak üzerlerinden yük attıklarını düşündüklerini hissettiğimden, yeni şeyler yerine hep arkadaşlarımın listelerinde yer alan kaçırdığım albümleri dinleyerek geçiririm. Bu yıl, Emre ve Orçun’un listeleri sağolsun kulak kabartmadığım John Cale ve Shellac albümlerinde kaybettim kendimi. İşte kafam mı çok dolu, açıyorum Volkan’ın yılın caz albümleri flood’undan keşfettiğim OKSE ya da Nubya Garcia’nın son albümünü, keyfim yerine geliyor. Kulağımda müzik varken, doğru cevap hep hayat oluyor. Arkadaşlarımın hayatına dokunabiliyorum onları takip ederek. Kurduğumuz bağ artık onlu yaşlarında ve giderek daha da sağlamlaşıyor. Belki de insanlığın, bağ kurmanın anlamını ve önemini baştan keşfetmesi gerekiyor bu yeni çağın hızında kaybolmadan.
Hepimize barış ve huzur dolu, insanlığın birbirini dinlemeye başladığı bir yen yıl dilerken, sizleri listemizdeki albümlerle baş başa bırakıyorum. Yine bu yıl da keşfedecek çok şey var, eminim kaçırdığınız ve vay be dedirten bir albüme denk geleceksiniz. Keyifli dinlemeler.
Ayrıca memlekette 2024 yılında yayınlanan yerli albüm, EP ve single’lardan radarımıza takılanlara göz atmak için tıklayın.
Kerem Onan
2024’ün En İyi 20 Albümü
20. John Cale – Poptical Illusion
The Velvet Underground kurucularından John Cale artık 82 yaşında ama asla durmuyor. Hip hop ritimleri üzerine kurduğu synth pop ile bir karşı kültür ikonu olarak parıldıyor.
19. Hauntologist – Hollow
Son yılların black metal diyince akla ilk gelen isimlerinden Mgła’nın ve Kriegsmaschine’nin yetenekli davulcusundan yepyeni proje. O iki grubu seven buna bayılır.
18. The Black Dahlia Murder – Servitude
Amerikalı melodik death metal ekibi TBDM 10. stüdyo albümüyle yine zımba gibi. Bir melo-death grubundan beklenen her şeyi fazlasıyla veriyor.
17. Dödsrit – Nocturnal Will
Yeni albümleriyle nihayet beklenen çıkışı yapan Dödsrit, melodik black metal sevenlerin ilgisini çekmeyi başardı. Öfkeli ama zarif, duygulu ama sürükleyici…
16. Fontaines DC – Romance
İrlandalı rock grubundan pop melodilerine bezenmiş albüm, grup üyelerinin kendisi gibi renkli ve tekinsiz. Işıltılı ama aynı zamanda biraz karanlık.
15. Akhlys – House of the Black Geminus
Şeytani, ürkütücü ve vahşi bir atmosferde 53 dakikalık korku seansı. Rüyalarınıza girer, kabusunuz olur. Enstrüman hakimiyeti ise ağzınızı açık bırakacak yetenekte. Yılın en iyi black metal albümlerinden.
14. Kendrick Lamar – GNX
Tam da yıl sonuna geldik derken Kendrick Lamar ortaya çıkıp öyle bir albüm bıraktı ki önümüze, “batı yakasında yeni bir şey var!” diye bağırdık. Listemizdeki tek hip hop albümü, 2024’ün son dakika golü.
13. Pyrrhon – Exhaus
Deliliğin ötesinde bir cinnet şöleni! Mathcore düşkünleri için biçilmiş kaftan. Çarpıcı sözleri ve rahatsız tekniğiyle yıl sonu listemizin en avant-garde albümü.
12. Beth Gibbons- Lives Outgrown
Gençliğimizin en “cool” gruplarından Portishead’in eşsiz sesi Beth Gibbons’un debut solo albümü “Lives Outgrown” yalın, dingin, zarif ve bir o kadar da etkileyici. “Müzik ne güzel şey” dedirtenlerden.
11. Tribulation – Sub Rosa in Æternum
Tribulation, death/black kökenli başlangıç dönemlerinden gothic heavy metale uzanan dönüşümlerini yeni albümleriyle taçlandırıyor. Adım adım yaşadıkları değişimin nerede son bulacağı bilinmez ama geldikleri noktada yaptıkları müzik nefis.
10. Ihsahn – Ihsahn
Emperor’un beyni Ihsahn’ın müzisyenliğini ne kadar övsek az. Yazdığı kompozisyonlara ve yaptığı düzenlemelere şaşırmamak mümkün değil. Her albümünde bir standart vardı ama bunda yaratacılığının zirvesinde.
9. Dissimulator – Lower Form Resistance
Bu yılın en güzel sürprizlerinden biri death/thrash metal makinesi Dissimulator. Voivod’dan The Pestilence’a, erken dönem teknik thrash ve death metal albümlerini sevenler burada buluşsun.
8. Ulver – Liminal Animals
Black metal’den electronic synth pop’a evrilen uzuuun müzikal yolculuklarında geldikleri durak öyle güzel ki grup buralarda biraz daha vakit geçirelim istiyor. Bu defa daha deneysel dokunuşlara sahip olması da zengin bir dinleme keyfi sunuyor.

7. Knocked Loose – You Won’t Go Before You’re Supposed To
Hazırlıksız yakalayıp dayak atan albümlerden! Trendlere meydan okuyan açılış parçası tek kelimeyle kaotik. Olağanüstü yetenekli ekibin, metalcore / hardcore punk’tan aldığı öfkeyi başyapıta dönüştürdüğünün somut hali.
6. David Gilmour – Luck and Strange
Pink Floyd’un yaşayan efsanesi David Gilmour, 78 yaşında en iyi bildiği şeyi yapmaya devam ediyor. Hiç şüphesiz rock müziğin en büyük gitaristlerinden Gilmour, tüm modern müzik tarihine ilham verici yaratıcılığı ile yine dinleyiciyi büyüleyip hayallere daldırıyor. Su gibi albüm. Akıyor.
5. Job For A Cowboy – Moon Healer
Death metalciliğe deathcore vokali ile kendine has bir kimlik kazandıran grup yeni albümüyle çok güçlü esip gürlüyor! Müziklerindeki çeşitlilik ve her şeyiyle birinci sınıf işçilik, teknik ve progresif seven ekstrem metal sevenlerden tam puanı hak ediyor.
4. The Cure – Songs of A Lost World
16 yıl beklediğimize değdi! Yılın en melankolik, en hüzünlü eseri. Robert Smith yaşadığı kayıplarla, çektiği acılarla başa çıkmanın yolunu bulmuşa benziyor. Ve bunu, bize verebileceği en güzel hediye olarak dışa vuruyor: muhteşem yazılmış ve söylenmiş birbirinden lezzetli şarkılar.
3. Jerry Cantrell
“I Want Blood”
Jerry Cantrell’in yeni albümü I Want Blood, Alice in Chains’in müzikal DNA’sını ekseriyetle aktaran ve karanlığını sonuna kadar hissettiren mükemmel bir kayıt. Cantrell bir önceki albümü Brighten’da daha pozitif, daha umut dolu bir albüm ortaya koymuştu ama yeni albümünde Layne Staley’li AIC yoğunluğuna dönmüş, kasvete bulanmış. Tabii vokali de yine her zamanki gibi çok güçlü ve çok çekici. Ayrıca bu albümü bir “süper grup” albümü olarak görmek gerek. Cantrell’e bass gitarda Metallica’dan Robert Trujillo ve Guns N’ Roses’dan Duff McKagan, davulda da Faith No More’dan Mike Bordin ve The Dillinger Escape Plan’dan Gil Sharone gibi isimler eşlik ediyor. I Want Blood, kesinlikle yılın en klas ve enfes albümlerinden. – Orçun Onat Demiröz
2. Ulcerate
“Cutting the Throat of God”
Ulcerate – Cutting the Throat of God Yayınlandığı günden itibaren sene sonu listelerine kafa göz dalacağı belli olan bir albüm. Sürprizi o anlamda yok. Yine de zamanımızı şaşırmak yerine müzikal olarak artan bir başarı ile sürdürülen kariyerlerini konuşmaya harcama çok daha anlamlı geliyor bana. Zira 2020 tarihli albümleri sonrası pek çok kişi albümü grubun zirvesi olarak görmüş ve bu kalitede daha neler çıkabilir ki diye düşünmüştür eminim. An itibarı ile, modern death metal dünyasının en saygın gruplarından biri olduklarını kanıtlayan, müzikal olarak tutkulu ve fanlarını fazlasıyla tatmin eden bir devam albümü var elimizde. Sınırları zorlamanın her zaman pozitif olmadığı seçenekleri ve sonuçları görünce, grubun bu anlamda da başardığı şeyi bolca alkışlamalıyız. Sahip oldukları müzikal fikir ve detaylar ile yarattıkları sonik ses etkisini düşünüce de, kendi zanaatlarında ne kadar eşsiz ustalar olduklarına tanık olmak şahane. – Volkan Atay
1. Blood Incantation
“Absolute Elsewhere”
Starspawn albümlerinden beri sıkı takipçisi olduğum, -kendi tabirleriyle- cosmic death metal’in 2000’lerdeki en başarılı temsilcisi Blood Incantation, ‘Hidden History of the Human Race’den sonra beni bir kez daha ilk dinleyişte sarsacak bir albümle çıkageldi bu yıl. Ve bu defa death metal’i saykodelik rock ile yoğurdukları cesur hareketleriyle önce dumura uğrattı, sonra duvara çarptı. “Absolute Elsewhere” ile grup, death metal dinleyicilerine ve tüm müzik piyasasına uzayın derinliklerinde mutlak bir yerden sesleniyor. Zira, bu albüm, grubun kariyerine eşik atlatan bambaşka bir mertebe. Ekipçe puanlama sonucu yılın en iyisi olarak belirlenen “Absolute Elsewhere”, metal dinleyen tüm “nerd” takipçilerimize yılın en büyük tavsiyesi olsun bizden. – Özgür Tekbıçak
Yazarların Kişisel Listeleri
Burak Gülgüler
1. Knocked Loose – You Won’t Go Before You’re Supposed To
2. Ulcerate – Cutting the Throat of God
3. Dödsrit – Nocturnal Will
4. Blood Incantation – Absolute Elsewhere
5. Jerry Cantrell – I Want Blood
6. Job for a Cowboy – Moon Healer
7. David Gilmour – Luck and Strange
8. Bombus – Your Blood
9. Disentomb – Nothing Above
10. Maudits – Precipice
11. Gaerea – Coma
12. Gatecreeper – Dark Superstition
13. The Cure – Songs of A Lost World
14. Svdestada – Candela
15. Octoploid – Beyond the Aeons
16. Alkaline Trio – Blood, Hair, and Eyeballs
17. Beth Gibbons – Lives Outgrown
18. The Spirit – Songs About Humanity
19. Bonny Light Horseman – Keep Me on Your Mind / See You Free
20. Tribulation – Sub Rosa in Æternum
Emre Karacaoğlu
1. John Cale – Poptical Illusion
2. St. Vincent – All Born Screaming
3. Opeth – The Last Will and Testament
4. Blood Incantation – Absolute Elsewhere
5. Ulver – Liminal Animals
6. Beth Gibbons – Lives Outgrown
7. The Cure – Songs of A Lost World
8. Jerry Cantrell – I Want Blood
9. Ulcerate – Cutting the Throat of God
10. David Gilmour – Luck and Strange
11. Panzerfaust – The Suns of Perdition – Chapter IV: To Shadow Zion
12. Jack White – No Name
13. Tribulation – Sub Rosa In Æternum
14. Primal Scream – Come Ahead
15. Floating Points – Cascade
16. Toby Driver – Raven, I Know That You Can Give Me Anything
17. Oranssi Pazuzu – Muuntautuja
18. High on Fire – Cometh the Storm
19. Underworld – Strawberry Hotel
20. Spectral Voice – Sparagmos
Ersay Uçak
1. Knocked Loose – You Won’t Go Before You’re Supposed To
2. The Cure – Songs Of A Lost World
3. Blood Incantation – Absolute Elsewhere
4. Bring Me The Horizon – POST HUMAN: NEx Gen
5. Kendrick Lamar – GNX
6. While She Sleeps – SELF HELL
7. Ocean Grove – ODDWORLD
8. Job For A Cowboy – Moon Healer
9. Kublai Khan TX – Exhibition of Prowess
10. Linkin Park – From Zero
11. Fontaines D.C. – Romance
12. Poppy – Negative Spaces
13. The Black Dahlia Murder – Servitude
14. Night Verses – Every Sound Has A Color In The Valley of Night
15. Make Them Suffer – Make Them Suffer
16. Jamie xx – In Waves
17. ¥$ – VULTURES 1/2
18. Speed – ONLY ONE MODE
19. Gravemind – Introsphere
20. Cane Hill – a piece of me i never let you find.
Kerem Onan
1. Ihsahn – Ihsahn
2. Oxygen Destroyer – Guardian Of The Universe
3. Engulfed – Unearthly Litanies Of Despair
4. Ingurgitating Oblivion – Ontology Of Nought
5. Ulver – Liminal Animals
6. Julie Christmas – Ridiculous And Full Of Blood
7. Umbra Vitae – Light Of Death
8. Pyrrhon – Exhaust
9. Dissimulator – Lower Form Resistance
10. Ulcerate – Cutting The Throat Of Godo9
11. Nuclear Tomb – Terror Labyrinthian
12. Akhlys – Houses Of The Black Geminus
13. Chat Pile – Cool World
14. Sovak – Sovak
15. Human Garbage – Valley’s Most Hated
16. Wolfbrigade – Life Knife Death
17. Suicide – Devour The Fallen
18. Witchourious – Witchourious
19. Spectral Voice – Sparagmos
20. Hot Water Music – Vows
Orçun Onat Demiröz
1. The Cure – Songs of a Lost World
2. Ulver – Liminal Animals
3. Charli XCX – Brat
4. Fontaines DC – Romance
5. Jerry Cantrell – I Want Blood
6. Zeal & Ardor – Greif
7. Chelsea Wolfe – She Reaches Out to She Reaches Out to She
8. The Smashing Pumpkins – Aghori Mhori Mei
9. Tribulation – Sub Rosa In Æternum
10. New Model Army – Unbroken
11. Bad Omens – Concrete Jungle (The OST)
12. Shellac – To All Trains
13. Beyoncé – Cowboy Carter
14. David Gilmour – Luck and Strange
15. Einstürzende Neubauten – Rampen: apm (alien pop music)
16. The Smile – Cutouts
17. Kendrick Lamar – GNX
18. Dool – The Shape of Fluidity
19. While She Sleeps – Self Hell
20. Linkin Park – From Zero
Özgür Tekbıçak
1. Blood Incantation – Absolute Elsewhere
2. David Gilmour – Luck and Strange
3. Ihsahn – Ihsahn
4. Dissimulator – Lower Form Resistance
5. Ulcerate – Cutting the Throat of God
6. Tribulation – Sub Rosa in Æternum
7. Job For A Cowboy – Moon Healer
8. Hauntologist – Hollow
9. The Black Dahlia Murder – Servitude
10. Jerry Cantrell – I Want Blood
11. Vltimas – Epic
12. Fulci – Duck Face Killings
13. Kendrick Lamar – GNX
14. Dool – The Shape of Fluidity
15. Mark Knopfler – One Deep River
16. Beth Gibbons – Lives Outgrown
17. Trench – Between Inverted Worlds
18. Dödsrit – Nocturnal Will
19. Kamasi Washington – Fearless Movement
20. Umbra Vitae – Light Of Death